Taşcıer’in Şiir Etkinliği ve Bacıyan-ı Rum Belgeseli büyük ilgi gördü

Gazeteci, şair ve yönetmen Süheyla Taşcıer’in Şiir Etkinliği ve Bacıyan-ı Rum Belgeseli, izleyiciden büyük beğeni topladı.

Ankara Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde Gençlik Parkı Büyük Sahne’de düzenlenen  Süheyla Taşcıer Şiir Etkinliği ve Bacıyan-ı Rum Belgesel Gösterimi büyük bir ilgiyle izlendi.

Tarihe iz bırakmış Türk kadınları; Zübeyde Hanım, Fatma Bacı, Kara Fatma, Şerife Bacı, Türkan Saylan gibi önemli şahsiyetlerin de canlandırılması-duruşları eşliğinde gerçekleştirilen ve büyük alkış alan duygu dolu şiir dinletisinin ardından izleyiciyle buluşturulan; önemli bir kaynak-adres olma özelliği taşıyan Bacıyan-ı Rum Belgesel Gösterimi de izleyiciden tam not aldı.

Yapımcılığını ve senaristliğini üstlendiği Bacıyan-ı Rum Belgeseli’nin sinemaya da uyarlanacağını belirten Süheyla Taşcıer, Bacıyan-ı Rum hakkında şu bilgileri paylaştı: “Bacıyan-ı Rum, Anadolu Kadınlar Birliği anlamını taşımaktadır. Abla, kız kardeş anlamına gelen ‘Bacı’ kelimesi, günümüzde Anadolu’da yaygın olarak kullanılmaktadır. ‘Rum’ kelimesi ise Anadolu anlamını ifade etmektedir.

İlme, sanata, paylaşıma, sabır ve cömertliğe, güzel ahlaka son derece önem verilen Ahilikte, kadının da sosyal ve ekonomik hayatta önemli bir yeri vardı. Kadınların teşkilatlanıp gelişmesi için Ahi Evran’ın eşi Fatma Bacı tarafından kurulan Bacıyan-ı Rum (Anadolu Bacıları-Anadolu Kadınlar Birliği), yaklaşık 850 yıl önce Anadolu’da kurulan dünyada ilk kadın teşkilatıdır. Yaşanmış acılar; ödenen bedeller, kadının sosyal yaşamda ne denli etkin olduğunu gösterir ve üretimleriyle Anadolu’nun yeni bir uygarlığa beşiklik etmesinde etken olur.

Güzellik, asalet, akıl ile birleşen iyi eğitimli oluşları, ata binme, silah kullanma, savaşabilme gibi özeliklerinin yanı sıra, yardımseverlik ve eşlerine her alanda yardımcı olmaları, her şeyden önce hayat arkadaşlığını yan yana sürdürmeleri, erkeği ile eşit haklara sahip olabilmeleri, Bacıyan-ı Rum kadınlarının en büyük özelliğidir. Türk insanın sıkıntılılarını hafifletmiş, zorluklarını erkekleriyle birlikte omuzlamışlardır. Türk toplumunun ezilmesini, yok olmasını engellemekle kalmamış, gelişip kökleşmesini sağlamışlardır. 13. yüzyılda bugünkü modern kadının temelini atmıştır, Anadolu’da Bacıyan-ı Rum kadınları.”